Geçtiğimiz gün kaleme aldığım ‘‘Neden Starbucks? ” yazısından sonra böyle bir yazı yayınlamaktan çok mutluyum.
O yazıda yerel işletmelere ve ithal işletmelere dair yakın zamanda edindiğim tecrübelerden bahsemiştim. Maalesef ki geçen seferki yazımda yerel işletmeler olumsuz olarak ele alınmıştı.
Şimdi gelin biraz sevinelim ve sımsıcak anadolu insanının hoş muhabbetinin tadına varalım.
13 Mayıs Cuma günü bir çocuk yuvasına çekim yapmaya gidiyordum. Gideceğim mekan Sultangazi’de bi hayli uzak.
Sora sora bağdat bulunur misalince ilerledim. Sultangazi, Nişantaşı’na nisbetle tam bir anadolu. Büyük alışveriş merkezi bulmak bir yana market bile görmedim desem yeridir. Her köşebaşında her adımda bakkal, manav berber esnafı var. Esnaf dediysek öyle ahım şahım dükkanları da yok. Ufak, büfeden hallice bir mekan… Vitrin düzenlemesi, ışıklı tabela, parlak fayanslar falan hak getire…